AYYILDIZLI BAYRAĞIMIZA KARŞI SORUMLU DAVRANALIM

Her ülke kendisini temsil eden bir bayrağa sahip. Bayrak, savaşta ve barışta ülkesi için çok özel bir durum arz eder. Bayrak, her ülke milletinin namusu ve şerefidir.

Ülkemize ait bayrağımızın şanı ise anlatılmakla bitmez.

Ayyıldızımız şehit kanının tam ortasında özgürlüğümüzün temsilcisidir. Milli duygularımız öne çıktığında tepkilerimizi işyerleri ile konutlarımıza bayrak asmayla gösteririz. Özellikle milli bayramlarımızda ve ulusal egemenliğimizin yukarılara çıktığı anda şehirlerimizi ayyıldızlı bayrağımızla gelinler gibi süsleriz.

Diğer yanda ulusça sıkıntı yaşadığımızda ve dost gördüğümüz ülkeler bizi tehdit ettiğinde, yine bayrak asarak birlik ve beraberliğimizi perçinleriz.

Bayrağımızın mukaddes yapısı kendi özümüzdür. Yurdumuz genelinde ve yurtdışı temsilciliklerimizde, İskenderun’da dalgalandığını her gördüğümde, bayrağımız gibi içim de coşkuyla dalgalanır. Dudaklarımdan özgürlük şiirlerini mırıldanarak yürürüm.

Bayrak saygı ve sevgi ister. Bayrak milleti temsil eder. Bu yüzden dolayı kutsaldır.

Bayrak bağımsızlığın ve egemenliğin simgesidir. Bayrağımızın önemini her daim ulusça idrak etmeliyiz. Bayrak olmadan bağımsızlıktan söz etmek asla mümkün değildir.

Bayrak yere düşürülmez, atılmaz, yırtılmaz, yakılmaz. Bayrak çekilirken onun manevi huzurunda selâm durulur. Çünkü o bizim yegâne şerefimiz ve namusumuzdur.

Bayrağımızın haysiyetini korumak her bireyin vazifesi !

Onu her gördüğümüzde, Milletimizin vatan ve istiklal uğruna verdiği büyük mücadele dile gelir.

Bayrağımızın değeri en güzel şekilde istiklal marşımızda ifade edilmiştir. Milli marş söylenirken Milletimizin hayatı, görüşü, düşüncesi ve gücü ifade edilir. Onda hür ve bağımsız olmanın destanı yatar.
Bayrağımız ile birlikte milli marşımızda var olan duygular yatar. Milletimizi tek fikir ve tek amaç etrafında birleştirir.

Bunca kutsallığı kendi özünde barındıran kutsal bayrağımıza son günlerde gerekli ihtimamı göstermeyenlerin acizliğiyle sıkıntıdayım.

Bazı işyerleri, ev balkonlarında ve kamuya ait binalarda dalgalanan bayrağımızın istenen seviyelerde olmadığı bakımsızlığına üzülmemek elde değil.

Türk vatandaşı sıfatıyla gördüklerimden rahatsızım. Sorumsuzluk halini alan bu tutumlarda, ister istemez bayrağımızı itinasız asıyorlarmış gibi geliyor bana !

Bayrağımıza karşı saygısızlık olarak nitelendirdiğim bu konunun iyileştirilmesi ve eskiyen, solan ve rüzgârda yırtılan bayraklarımızın derhal yenileri ile değiştirilmesi gerek.

Bayrağımızı göndere çekenler öncelikle bayrağımızın temizliğine ve yıpranmamasına dikkat etmeli, illaki birileri bunu görecek ve uyarı yapacak durumları hasıl olmamalı.

Geçtiğimiz yıllarda yabancı devlet büyüklerinin toplandığı bir toplantıda dikkat çeken bir durumla karşılaştık. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan mevkidaşlarıyla yürürken bir anda geriye döndü ve yere eğilerek kâğıt Türk bayrağını yerden aldı, düzeltti ve dürerek cebine koydu.

Bu basit gibi görünen durum, aslında ulusumuzun bayrağımıza karşı gösterdiği bir asaletti.

Bayrağımıza candan bakmak gönlümüzün farzıdır. Bu dünyada bir tane Türkiye Cumhuriyeti ve bir tane de ayyıldızlı bayrağımız var !

Bayrağımıza karşı gerekli ihtimam gösterilmeli. Onu göndere çekmeden önce öpüp koklamalı, nazlı bir gelin gibi kollamalı ve “Bismillah” çekerek bayrağımızı göndere çekmeliyiz.

Bayrağımız gökyüzünün maviliklerinde özgürce dalgalandıkça, Milli duygularımız onun gölgesinde anlam bulsun.

Nuri Erdener (Nam-ı diğer, Boksör Nuri)

Paylaşın...

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *