SEÇİM YAKLAŞTIKÇA.

Yurdumuzda önümüzdeki yıl muhtemelen Haziran ayında yapılacak olan T.C. Cumhurbaşkanlığı seçim öncesi her şey sessiz ve sakin görünse de zaman-zaman atraksiyonlara yavaş ŞEKİLDE şahit oluyoruz.

Şimdilik sessizliği muhalefet dışında pek bozan yok !

Diğer yanda Dünya gündemi daha yoğun. Rusya ve Ukrayna altı aydır yerini koruyor. Sırada Çin ve Tayvan dengeleri bozmak üzere. Rusya kafasına göre ‘savaşa hayır‘ diyor ama sınır ötesi harekâtı ile dünya kamuoyunu geçiştiriyor.

Yüzlerce sivil çoluk çocuk yaşlı genç bombalar arasında kaybolup gittikçe resmen NATO ve Avrupa ülkeleri Ukrayna’ya yardım gibi sözlerden öteye gitmiyor.

Rusya’nın haklılığı kendince doğrumu ? Çok düşünülmesi gereken bir konu. Ukrayna halkının çoğu Rus. Bir ülke kendi vatandaşlarını katletmesi bence doğru bir tutum değil.

Benim burada asıl üstüne varmak istediğim konu ise UKRAYNA halkının kendi ülkelerini korumak için top yekûn vatan topraklarına sahip çıkma düşünceleri. Karısını, çocuklarını, yaşlı ana ve babasını komşu ülke hudutlarından dışarıya çıkartarak, derhal vatanını işgal eden güçlere karşı ülkesini canıyla dişiyle koruması. Savaş bittiğinde bir daha ne çocuklarını ne de ailesini bir daha göremeyecek.

Yanı başımızda bulunan Suriye halkı kendi ülkelerini terk edip oralarda buralarda nargile fokurdatmaları ve gittikleri ülkelerde özellikle Türkiye’de hiçbir şey yokmuş gibi yaşamaları üzüntü verici.

Suriyeli fakir halk sınır çadırlarında ömür tüketirken, zenginler ise özellikle sahil kentlerde aldığı lüks villalarda günlerini gün ediyor. Tabii ki aldıkları villalar, öyle üç beş kuruşluk villalar değil. En ucuzu 100 bin Amerikan doları. Benim bildiğim Karaağaç semtini geçince sahil kenarında oluşan sitelerde öylesine evleri var ki sanki kendinizi Suriye’de sanırsınız. Evlerinin kapılarına astıkları Arapça levhalar ve su gibi dolar harcayarak yaptıkları Suriye MİMARİSİNİ görmeniz mümkün.

Benzer görüntüleri Ege kıyılarımızda bulunan tatil beldelerinde de görmeniz mümkün.

Sitelerde yapılan evler birbirinin benzeri olması gerekirken her biri ayrı bir renk ve aromada. Adamlar ülkelerine neden dönsün ki ? Türkiye onların cenneti. Ne yapsınlar ülkelerine dönsünler de sıcaktan kavrulsunlar mı ? Birde en önemlisi kendi aralarında öylesine örgütlenmişler ki, mümkün mü birine bir şey söyleyesin !

Onlar kendi aralarında benim ülkemde imparatorluk kurma peşindeler.

Ülkemin emniyet güçleri bunları biliyor ve adım-adım takip ediyordur. Ukrayna onlara ders vermeli ama nerede onu anlayan ruh onlarda olsaydı şayet, bu günlere kadar gelmezlerdi !

Son beş yıl içinde çok şeyler değişti. Döviz aldı başını gitti. Petrol ile birlikte çarşı-pazar alışverişleri de aşırı fiyat artışlarında. Halâ fiyatlarda frenleme oluşmadı. Halâ neye bakarsanız bakın ateş pahası. Bugün aldığını yarın alamıyorsun.

Bu konuda hükümetimiz titiz çalışma içerisinde ama ihanetler hat safhada. Devleti takan yok. Zammı yaptıkça yapıyorlar. Artık nefes çıkmaz oldu. Dağılan taşlar yerlerine oturacak gibi gözükmüyor. Belki bu yılın sonunda halkımız bir nebze olsa rahatlarsa seçim heyecanı yeniden başlar.

İktidarda olmak aslında ateşten gömlek gibi.

Haziran 2023 tarihinde yapılacak olan seçimler öncesi acil önlemler alınmalı. Siyaset bilimi sertlikten yana olmamalı ! Yapıcı ve hoşgörülü davranışlar çözüm için basamak olmalı !

Televizyon kanallarında sıklıkla yapılan açık oturumları çoğumuz seyrediyor ve onların taşkın düşünce yapılarıyla sinirlerimiz bozuluyor. Önüne gelen, bilen bilmeyen, konuştukça konuşuyor. Konuşan insanları, şöyle bir tarttığımızda karşımızda mürekkep yalayan hukukçu, siyaset bilimci, gazeteci, eski milletvekilleri, Profesörler, Doçentler, Doktorlar ama hiçbiri sağlıkçı değil, araştırma şirket başkanları gibi aynı insanların haykırışları her gece televizyon izleme zevkimizi al aşağı ediyor. Bazılarını da seyretmeye dinlemeye doyamıyorsunuz.

Madalyanın diğer tarafı çok değişik.

Türkiye’nin kahroluşunu izlemek için dünya yoğun bir faaliyette, bunu görüyor ve hissediyoruz. Ama şu an Türkiye ekonomik kriz ötesinde çok güzel bir yönetimle birlikte yönetiliyor.

Özellikle dış politikamız her ülkeyi kendine getirecek düzeyde. Petrolümüzü, hidrokarbonumuzu, kendi silahımızı, kendi savaş gemilerimizi, kendi uçağımızı, kendi sihalarımızı, kendi otomobilimizi, tarımsal girişimlerde izlenen politika gayet yerinde.

Çok şükür kendimize lazım olan her şeyi kendimiz üretiyor ve bu gelişmelerimiz dosta güven düşmana korku salıyor. Ülkemizin her yönüyle yüzyılımıza yakışır hale getirilmesi sağlam koalisyonsuz yönetimle özlenen hedeflere varılır.

Biz iç işlerimizde kendi rotamızı çizerek geleceğimize doğru adımlar atmanın idrakinde olmalıyız. Şu günlerde çektiğimiz ekonomik sıkıntıların hızla düzeleceğine inanıyorum. Seçim öncesi birlik ve beraberlikle bir olunması arzumdur.

Seçim yaklaştıkça insanların birbirini ötelemeleri gerekmez. Akıllıca düşünerek, yarınlarda oluşan refahları görmek hepimizin ümidi.

NOT; MÜLKİYE KARİYERİ BAŞARILARLA DOLU YENİ İSKENDERUN KAYMAKAMI BELLİ OLDU. İskenderun’a Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle Adana’lı hemşerimiz Murat Sefa Demiryürek Kaymakamımıza yeni görevinde başarılar diliyorum.

Nuri Erdener (Nam-ı diğer, Boksör Nuri)

Paylaşın...

One thought on “SEÇİM YAKLAŞTIKÇA.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *