İSKENDERUN KÖRFEZİNE KİM VE KİMLER SAHİP ÇIKACAK ?

İskenderun körfezinde halihazırda bulunan balık çiftliklerinin büyütülmesi konusunda geçtiğimiz günlerde Arsuz yolu Pamir sitesinin gazinosunda, genelde emniyet güçlerinin bulunduğu bilgilendirme toplantısına, emniyet güçleri ve konu alakalı kişilerin icabet ettiği toplantıya o bölgede ikamet eden vatandaşlar, site başkanlarının bulunmadığı toplantı yapıldı gibi tutanak altına alınmış gibi gözüküyor.

Balık çiftliklerinin turizmi bitirdiğini herkes biliyor ve önlem istiyor. İlgililer ise bu çiftliklere karşı çıkar gibi yapıp aslında arka çıkıyor!

Kültür balıkçılığı neden zararlı?

Açık denizlerde, koy ve körfezlerde ve hatta okyanus alanlarında yapılan kültür balıkçılığı, atık ve kötü yem kullanımı, denetim eksiklikleri, kafes ve çit alanlarının temizlenme sorunu, içerisinde balıkların dışkılaması, üre miktarları ve atık kirliliği gibi sorunlar ortaya çıkmaktadır.

Bu sorunlar aslında temel olarak belli bir bölgede belli bir tür balık ya da deniz mahsulünün çok yoğun bir şekilde yetiştirilmesinden kaynaklanan sorunlar.

Öncelikle verilen yemlerinin yüzde 80 gibi bir bölümü balıklarca tüketilmiyor. Çeşitli kimyasallar da içeren bu yemler ile birlikte balıkların dışkıları da deniz dibinde birikerek zamanla deniz dibindeki bitki örtüsünü yok ediyor.

Bu gelişme o yörede bu bitkileri yumurtlama alanı olarak kullanan diğer canlıların bölgedeki varlığını tehdit ediyor.

Yine bu birikimler yavaş yavaş denizde diğer canlılar için toksik özellikler içeren birçok kimyasal maddenin oluşuma ve birikimine, oksijenin de azalmasına yol açıyor.

Bu maddeler arasında nitrat ve nitrogen gibi maddeler de bulunuyor.

Bu toksik maddelerin zamanla insan sağlığını bile tehdit etmesi olasılık dahilinde !

Balık çiftliklerinin çevreye olumsuz etkilerinin ilginç bir göstergesini Sahil Güvenlik Komutanlığı’nın 2000 yılı faaliyet raporunun satır aralarında görebiliyoruz.

Sahil Güvenlik Komutanlığı’nın 2000 yılı faaliyet raporuna göre 209 adet balık çiftliği denetlenmiş ve 124 adedi çevre kirliliğine sebebiyet ve ruhsatsız çalışma suçlarından dolayı savcılığa sevk edilmiş.

Görüldüğü gibi, Sahil Güvenlik Komutanlığı tarafından, neredeyse resmi çiftlik sayısının yarısına yakınına varan bir sayıda balık çiftliği hakkında sadece 2000 yılında yapılan denetlemelerde çevreyi kirlettiği veya ruhsatsız işletildiği için savcılığa suç duyurusunda bulunulmuştur.

Özellikle Ege ve Akdeniz kıyılarında son yıllarda hızla gelişen balık çiftlikleri deniz dibi canlılarını yok edecek derecede toksinle zehirliyor.

İskenderun körfezinde kurulan balık çiftlikleri günbegün körfezimizi yaşanmayacak duruma getiriyor.

Yalnız deniz dibi canlıları mı ? Kıyılarda aynı etkileşimle etkilenmekte ve biz insanlar içinde tehdit oluşturmaktadır.

Özellikle vatandaşlarımızın yaz aylarında denize girdikleri Arsuz sahillerinde denize girmek bir süre sonra hayal olacak!

Bu konuda çevre vatandaşlar ile birlikte on binlerce kişilerin ikamet ettiği Karaağaç’tan Yalıkent sitelerine kadar olan geniş alan balık çiftliklerinin olumsuzluklarıyla karşı karşıya.

İMEAK, İTSO, GEÇİMİNİ DOĞAL BALIKÇILIKLA ZAR ZOR KAZANAN ESNAFLARIMIZ, İSKENDERUN TURİZM DERNEKLERİ, ÇEVRE KORUMA DERNEKLERİ, İSTE SU ÜRÜNLERİ DEKANLIĞI, İSKENDERUN VE ARSUZ İLÇE TARIM MÜDÜRLÜKLERİ, SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI, ÇEVREYE DUYARLI VATANDAŞLARIMIZI BU KONUDA GÖREVE DAVET EDİYORUM !

İskenderun körfezi dünya’da bir tane, zaten balık neslinin hızla tükendiği körfezimizde bir de hızla kapasitelerini artırmak için kamuoyu bilgilendirmesi adı altında İskenderun körfezini baştan sona kadar balık çiftlikleriyle donatmak için gizli yapılan tüm toplantılara karşı çıkılması için İSKENDERUN’U GÖREVE DAVET EDİYORUM.

Nuri Erdener (Nam-ı diğer, Boksör Nuri)

Paylaşın...

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *