NEREDELER ? NEREYE GİTTİLER ?

Aldım başımı gidiyorum.
Giderken döndüm şöyle bir geriye baktım, çok değil yirmi sene evveli.

Gözlerimin önünden gelip geçen insanları düşündüm.
Çok tanıdığım, uzaktan tanıdığım, başka yerlerde tanıdıklarımın hepsiyle bir anda göz göze geldim.

Dün yanımdaydılar. bugün çok uzaktalar. Baba, Anne, Amca, Yeğen, Kardeş. Onlardan da yakın gördüklerim bir aradaydı.

Nasıl bir iş anlamış değilim.

Dün beraber olduklarımız bugün yanımızda değil, tıpkı buhar gibi gökyüzüne bir anda çıkıp dağıldılar.
Yürüdüğüm sokakta, caddede veya bir mahallede.

Betonlaşmış bir apartmanın eski yerinde duran mahallenin bakkalı onlardan biriydi.

Kiremitli evin dar havuşunda oturan kınalı nene bana sesleniyor.
Oğlum gel taze çay var. Yanında da sevdiğin ıspanaklı börek
O da onlardan biriydi…

Yürüyorum yan taraftan ana caddeye doğru. Birden bire bir döneme adını veren pastanenin yanındaydım.
Önü çok kalabalık. İçeriye giren çıkan bellisiz. Hepsi gördüğüm tanıdığım insanlar.

Çoğuyla ayak üstü zahiri muhabbet ettim..…

Sanki hâlâ orada yaşıyormuş gibilerdi. Kimler yoktu ki. Gençliğimin hayallerini yaşatanlar nerede?
Bir anda sözleşmiş gibi aniden kaybolmaları ne kadar da acı.

Sahilde dolaşıyorum. Palmiyeler yaklaşık onbeş yaşında. Sert rüzgarın getirdiği dalgalar köklerine tuzlu su serpiyor, denizle birleşik gibiler.

Palmiyelerin iki adım sonrası deniz. Tahta tekneler, tıpkı asker gibi tek sıra denize gülümsüyor.
Hepsinde yoğun bir hareket var. Kimi motor tamirinde, kimileri ağ tamirinde. Kimileri durgunlaşan denize doğru. O hey ! diyerek teknelerini suya doğru sürüklüyor.

Kimileri de denizden yorgun dönmüş, sepetlerdeki balıkları bekleyenlere sunuyor.
Etraflarında çoluk çocuk büyük küçük, onlarca insan kaynıyor.
Ya o kediler ? Bir parça kılçık uğruna delicesine haykırıştalar.

Ezan okunuyor.. Çarşı camisine doğru koşuşturan cemaat tanıdığım insanlar.
Hepsi çarşı esnafı.

İskenderun’un o anki ileri gelenleri. Kendi yağında kavrulan esnafları.
Burada onlarcasını yazmama gerek yok.

Camiye doğru yürüdüğümde önüme ilk çıkanlar, onlar, bunlar.

Meşhur Bit pazarı. Kendisi yıkılsa da ismi hala geçerli.
Bir tarafında güvercin besleyenler, bir tarafında ayak üstü kahvehanesinde pişti atanlar.
Çok kalabalık bir yer.

İskenderun sabahtan akşama kadar burada. Yoğun bir Pazar yeri.
Tenteneli açık hava pazarında yiyecekten içeceğe ne ararsan ara, istenenlerin de fazlası var.

Okul zamanı öğretmenlerin verdiği mücadele unutulur mu ?
O anın en gerçek görüntüsü onlar, gülüyor, kızıyor, bazen de bağırıyorlar.

Ufacık İskenderun yeni hamam civarında belirginleşmiş. Çarşı da orası, doktorlar da orası.

Nereye gidersek gidelim, yüzü gülen insanların selâmlarıyla moralleşirdiniz.

Bir anda şimdi bulunduğumuz andayım. Kalabalık ve sıkıcı ortam.
Nefes almak zorlaşırcasına, selâmsız, düşünceli ve moralsiz dolaşım.

Bilmem kaç kuşak ile beraberiz. Onları tanımıyorum, onlar da beni tanımıyor.
Gel de geçmişe kahırlanma, neredeler diye düşünme !

Hakikaten nereye gitti o güler yüzlü insanlar? nereye gitti selâmın gölgesinde var olanlar ?

Doktorlar caddesi ve uzantısı havuzlu çarşı trafiğe kapatıldı. O caddede bir durun.. Gelip geçenleri seyredin. Nasılda koşarcasına yanınızdan akıp gidiyorlar. Zorda kalsan, düşsen veya dayanak istesen hemen oracıkta düşer kalırsın.

Bu zamane demek ki böyleymiş.

İnsanlıktan, sevgiden ve dostluktan uzak bir yaşamın parçası olmak ne kadar da zor.

Şimdi kendi kendime soruyorum neredeler, nereye gittiler ?

Çoğumuz ne ölümü ne de insanlığı düşünüyor. “Varsa yoksa kendim” havasındalar..

Bir zaman sonra sıkışıp kalıp of aman deyişleri geldiğinde kendilerine bakacak kimseyi asla etraflarında bulamayacaklar.

Gelin hep beraber birlik olalım. Şu ölümlü dünyada bir birimizi sevip sayalım.
Kimseye düşman gözü ile bakmadan.

Geleceğimizin kuşaklarını selâmlarla besleyip büyütelim ki bugün şu makalenin yazıldığı gibi onların içinden gelen birisi de bu anlar için bir şeyler karalayabilsin…

Nuri Erdener (Nam-ı diğer, Boksör Nuri)

Paylaşın...

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *