Şahin, “Yapıları Güvenli Kılma Ve Önlem Alma Anayasal Bir Görev Olarak Hükümetin Sorumluluğunda”

CHP Hatay Milletvekili Suzan Şahin, Elazığ ve Malatya depremleri ardından yapıları güvenli kılma ve önlem almanın anayasal bir görev olarak hükümetin sorumluluğunda olduğunu belirtti.

Konuyu Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemine taşıyan Milletvekili Suzan Şahin’ın Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını istediği sorular şöyle:

1. Ülkemizde yaşanabilecek olası bir deprem için Bakanlığınız tarafından alınan önlemler nelerdir? Acil durumlar için belirlediğiniz acil durum stratejiniz nedir?

2. 1999 Marmara Depreminden sonra toplanma alanı olarak düzenlenmesine karar verilen 496 Geçici İskan Alanı ile deprem sonrası kullanılacak 562 Birinci Derecede Acil Ulaşım Yolunun durumu nedir? Kaç tane deprem toplanma alanı vardır? Olası bir depremde kaçı kullanılabilecek durumdadır? Bu toplanma alanlarının isimleri nelerdir ve kaç kişiyi kapasite edecek durumdadır?

3. İstanbul’da kaç adet deprem toplanma alanı amaç dışı kullanıma ve imara açılmıştır? Deprem toplanma alanlarının amacı dışında kullanıma ve imara açılmasının gerekçesi nedir? Amaç dışı kullanımının engellenmesine / durdurulmasına ilişkin bir çalışmanız var mıdır? Amaç dışı kullanıma açan yöneticiler, idareciler ve yetkililer hakkında bir işlem yapılacak mıdır?

4. Deprem toplanma alanlarının imara açılmasına yönelik plan değişiklikleri son 6 yıldır neden belediyeler üzerinden değil Bakanlığınız üzerinden yapılmıştır? Hayati öneme haiz bu alanların AVM’ye dönüştürülmesine neden izin verilmiştir? Toplanma alanlarının imara açılmasını sağlayan bu plan değişikliklerini iptal etmeyi düşünüyor musunuz?

5. 1999 Depreminden sonra kurulan ve Özel İletişim Vergisi adı altında alınan paralarla Deprem Fonunda biriken paranın miktarı nedir? Bu para bugüne kadar nerelere harcanmıştır? Deprem Fonunda biriken paranın ne kadarı depreme yönelik çalışmalarda kullanılmıştır? Maliye eski Bakanı Mehmet Şimşek’in dediği gibi deprem vergileri duble yollara mı harcanmıştır?

6. 1. ve 2. derece deprem bölgesinde yer alan İstanbul ilimizde meydana gelen 26 Eylül 2019 tarihli depremde uzun saatlerce mobil ve sabit telefonlarda iletişim aksaklığı yaşanmıştır. 1., 2. Derece deprem kuşağında yer alan İstanbul ilimizde uzun süreli yaşanan bu kesintinin nedeni nedir? Bu hayati kesintilere devlet olarak müdahale olanağı var mıdır? Yok ise özel sektörün elinde olan mobil iletişim hizmetlerindeki bu hayati aksaklık göz önüne alındığında, kamuoyunun büyük kısmının karşı çıkmasına rağmen gerçekleşen, devlet kuruluşu olan Türk Telekom’un özelleşmesi sizce de bir hata değil midir?

7. İletişim altyapısı konusunda Avrupa’nın en iyi ülkelerinden birisi olma iddiası olan ülkemizde olası bir depremde iletişim cihazlarının kesilmemesi konusunda bir hazırlık var mıdır? Olası bir depremde baz istasyonlarının çökmesi halinde iletişimin sağlanması konusunda bir çalışma söz konusu mudur?

8. Elazığ depremi sonrası devlet kurumları ve sivil toplum kuruluşları, TV kanalları vb. aracılığıyla ne kadar bağış ve yardım toplanmıştır? Bu bağışların harcanacağı kalemler nedir?

9. Türkiye Deprem Bölgeleri Haritası’na göre kırmızı kuşakta yer alan ve sismik boşluk zonu illerinden olan Hatay, Kahramanmaraş ve Bingöl gibi risk taşıyan illerde gerekli denetim ve tedbirlerin şimdiden alınması konusunda çalışmalarınız nelerdir?

10. Toplanan bağış, yardım ve vergiler, uzmanların uyarıda bulunduğu sismik boşluklarda yer alan Hatay, Kahramanmaraş ve Bingöl gibi illerdeki yapıların zemin etüdü ölçümleri, sağlamlaştırma çalışmaları gibi tedbirler bazında kullanılacak mıdır? Kullanılacaksa bu tedbirler ve bütçeleri ne olacaktır?

Paylaşın...

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *