Büyükşehirden beklentimizin en büyüğü ulaşım olanaklarını daha ucuzlatmak ve rahatlatmasıdır. Düşünülüyordur da tekrar etmemizde mahsur olmayan şey :
* Toplu ulaşım araçlarında standartlaşma gerek. Zamanla minibüslerin yerini, yolcuların ayakta eğilip bükülmeden seyahat edebileceği, engelli hemşerilerimizin kolaylıkla faydalanabileceği midibüs veya otobüsler almalı.
* Verimli güzergah çalışmasıyla toplu taşıma hatları yeniden belirlenmelidir. Örneğin belirli saatlerde Erzin’den hareket ederek Hatay Havalimanına, oradan Antakya’ya doğrudan sefer düzenleyen otobüs hatları güzel olmaz mı?
—
Toplu taşıma araçlarında para toplama problemleri, KENTKART’ın Hatay genelindeki tüm toplu taşıma araçlarına yaygınlaştırılmasıyla çözülebilir. Bu uygulama devreye girerse muavinlere de gerek kalmayacaktır.
— –
Halk olarak, bizim en çok dikkat edeceğimiz kural ise durak harici binmek ve inmek konusunda ısrarcı olmaktan vazgeçmektir.
— –
Okul çevrelerinde bile trafik işareti bulunmayan mahallelerimiz olduğunu unutmayalım. “Öğrencilere okulda trafik dersi veriliyor ancak, trafik işaretini sadece kitaplarda görüyorlar” şeklindeki teşbihte hata yoktur, incelenirse.
— –
Seferberlik ilanı gereken bir diğer konu bu. Trafik işareti olmayan yer kalmamalı ilk önce. Sonra uygun yerlerin trafik lambaları, hacıyatmazlar, hız kesiciler, yaya geçitleri, üst geçitler vs. devreye sokulmalı.
Eeee, kurallara uyulmasının sürekli denetlenmesi konusu var sırada. Emniyet Müdürlüğünün yetersiz kaldığı yerlerde Trafik Zabıtalarının sürekli ve yoğun mesaiye sevk edilmeleri konusunda tedbirler düşünülmelidir.
Belki TV’lerden gördüğümüz Hindistanvari trafik keşmekeşliğinden kurtulabiliriz.
Ali Gez
NOT: Bu makale 7 Aralık 2016 tarihinde www.5temmuzhaber.com sitesinde yayınlanmıştır.